Pir Sultan Abdal Derneği: Hiçbir zaman diz çökmedik, çökmeyeceğiz!

Malatya’da Alevilerin evlerine kırmızı boyayla çarpı konularak yapılan provokasyon girişimi Pir Sultan Abdal Kültür Derneği (PSAKD) Malatya Şubesi öncülügünde düzenlenen yürüyüş ve basın açıklamasıyla protesto edildi.

Açıklamayı okuyan PSAKD Malatya Şube Başkanı Mehmet Topal, “Korkmuyoruz, çünkü biz korkuyu Kerbela’da bıraktık. Hiçbir zaman unutulmamalıdır ki, biz Alevilere, ne kadar baskı olursa olsun, ne kadar zulüm olursa olsun, hiçbir şekilde boyun eğmeyeceğiz, teslim olmayacağız. Hiçbir zaman diz çökmedik, çökmeyeceğiz. Bilmiyorlarsa tarih kitaplarına baksınlar” dedi.


Cumhuriyet'ten Selahattin Gökatalay'ın haberine göre; PSAKD Malatya Şube Başkanı Mehmet Topal'ın katılımcılar adına okuduğu basın açıklaması şöyle:

''Maraş Katliamında katledilen canlarımızı anma hazırlıkları yaptığımız şu günlerde, ilimizde Alevi canlarımızın yoğunlukta yaşadığı Cemal Gürsel Mahallesinde, evlerimiz kırmızı çarpı işareti ile işaretlenmiştir. Maraş Katliamı öncesinde de kullanılan bu işaretleri evlerimizin kapısında görmek bizleri şaşırtmamıştır.

Biz Aleviler, bu işaretleri ilk kez görmüyoruz, daha önce Erzincan’ da, Antep’ te ve Adıyaman' da da gördük. Yaşadıklarımıza artık şaşırmıyoruz. Adıyaman da kapı işaretlenmeleri sonrası dönemin İçişleri Bakanı'nın dedikleri hala zihnimizdedir. Dönemin bakanı, ‘çocuklar yapmış.. ’ diyerek olayı sıradanlaştırmış, ardından kamera kayıtları silinerek failler korunmuştu.

Yarın Malatya’da bu işaretlemeleri yapanlar için de ‘kendini bilmez bir çocuk ya da meczup birinin işidir’ deyip olayı sıradanlaştırıp üzerini örtmeye çalışacaklarını da biliyoruz. Ancak bu olayı basit sıradan bir olaymış gibi göstermelerine izin vermeyeceğiz.

'İKTİDARIN DİNDAR VE KİNDAR ÇOCUKLARI...'

Yaşadığımız evlerin kapıları işaretleniyor, her türlü baskının yanında üzerimizde katliam provaları yapılmaya çalışılmaktadır. Ama bilinmelidir ki korkmuyoruz! Çünkü biz korkuyu Kerbela’da bıraktık.

Cemal Gürsel Mahallesinde 13 evin kapısını işaretleyenler tıpkı daha önce olduğu gibi yine bulunmayacak, cezalandırılmayacak ve bu işaretleme ilk olmadığı gibi son da olmayacak. Çünkü bu çocuklar bizim bildiğimiz gibi sokakta oyun oynayan tertemiz, masum çocuklar değil, iktidarın dindar ve kindar çocuklardır. Bu işaretleri o çocuklar, güvendikleri yerlerden icazet alarak gerçekleştirmişlerdir. Bu çocuklar, egemenlerin dediği gibi ‘öfkeli çocuklar’ ise biliyoruz ki onlar için zaten hukuk ve yasa yolları işlemeyecektir.

Temel hak ve hürriyetlerin askıya alındığı hak aramanın suç sayıldığı, hukukun işlemediği, sokaklarda patlayan bombaların, meydanlarda linç çetelerinin, medyada manipülasyonların hüküm sürdüğü bir korku düzenini yaşar hale geldik. Kısacası AKP Türkiye’yi getirdikleri nokta darbe ile olağanüstü hal (OHAL) arasında şıkıştırılmış bir ülkenin karanlığından başka bir şey değildir.



'ÜLKEYİ YÖNETENLER SORUMLUDUR'

Ne yazık ki ülkemizde farklı kimliklere ve inanışlara saygı duyma, kardeşçe bir arada yaşama kitaplarda kalmış ve bir söylemden öteye gidememiştir.

Özellikle 15 Temmuz darbe girişiminden sonra demokrasi mitingleri yapılırken darbeyi sanki Aleviler yapmış gibi yine Aleviler hedef haline getirilerek mahallelerimizde taciz ve sataşmalar ile yine provokasyonlar yaratılmaya çalışıldı. Bizler için oluşan bu gerginlik ortamından ülkeyi yöneten siyasi iktidar ve yöneticiler birinci dereceden sorumludur. Malatya’da yapılan ve Alevilerin inancını hedef alan bu provakasyon niteliğindeki saldırı, geçmişte yaşanan saldırıların, katliamların sonrasında ülke yöneticilerinin, siyasi sorumluların anti-demokratik tavırlarının sonucudur.

'HİÇBİR ZAMAN DİZ ÇÖKMEDİK, ÇÖKMEYECEĞİZ'

Hiçbir zaman unutulmamalıdır ki, biz Alevilere, ne kadar baskı olursa olsun, ne kadar zulüm olursa olsun, hiçbir şekilde boyun eğmeyeceğiz, teslim olmayacağız. Hiçbir zaman diz çökmedik , çökmeyeceğiz. Bilmiyorlarsa tarih kitaplarına baksınlar.

Bizler 72 millete aynı nazarda bakan , insanı yüce değer kabul edip, ‘Benim kabem’ diyen bir inancın kültürün ve öğretinin çocuklarıyız.

'BARIŞ İÇİNDE YAŞAMAYI SAVUNMAYA DEVAM EDECEĞİZ'

Her şeye rağmen bizler bu kadim topraklarda herkesin kendi kimliğini, dilini, inancını, eşit yurttaşlık içinde kardeşçe barış içinde yaşamayı savunmaya devam edeceğiz.

Malatya’da yapılan taciz ve sindirme provokasyonuna da prim vermeyeceğiz. Mahallede yaşayan yurttaşlarımızla dayanışma içerisinde olarak provokasyonu sağduyumuzla boşa çıkaracağız.

Malatya’da yapılan bu saldırıyı gerçekleştirenlerin yakasını bırakmayacağız. Alevi toplumuna yönelik bu tarz saldırılar son bulana, saldırganların arkasındaki karanlık güçler ve destekçileri açığa çıkana kadar bu yaşananların takipçisi olacağız.

Hukuk önünde mutlaka ama mutlaka hesabını soracağız.''

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Eliaçık: Kimseye zarar vermeden sen de eğlen helaldir

Diyanet: 9 yaşındaki kadının yanında velisi olmadan da nikahlanması mümkün

Erdoğan'ın Erbakan'a iltifatlarına Nihat Genç'ten sert tepki: Çüş yani yaptıkları ikiyüzlülük, sizde Hoca'yı anacak yüz mü var?